Yoga-Sutra bir felsefe kitabı ya da yoga tekniklerini anlatan bir rehber değil. İkisinin de ötesinde, farklı yoga ve meditasyon teknikleri uygulayanlar için yürüdükleri yoldan emin olmak istedikçe dönüp bakacakları bir yol haritası, bir pusula olarak düşünülebilir. ¨Bilinç, denizdeki su gibi davranır. Akıntılar suyu dalgalara dönüştürürken suyun yüzeyi harekete geçer. Böyle olduğunda suyun en temel iki özelliği görünmez olur: Şeffaf ve yansıtıcı görüntüsü ortadan kalkar. Bunun yerine içindeki çalkantılar yüzeyi dağıtır ve yansıyan ışığı kırarak yüzeyi ışık geçirmez hale getirir. Eğer Patañjali su imgesini kullanmış olsaydı kişinin, suyun temeldeki şeffaflığını ve yansıtıcı özelliğini yeniden görebilmesini sağlamanın iki yoluna işaret ederdi. İlki suyu dinginleştirmek ve ikincisi de yüzeyden içe doğru ilerlemek, yani içselleştirmek. Su yerine Patañjali, bilincin karşısındaki her şeyi farkındalığa aynalayan şeffaf bir elmas haline gelmesi benzetmesini kullanır. Bunlar nesne ya da kişinin baktığı şey; özne ya da izleyen “ben” hissi ve özne ile nesne arasındaki, genelde kendini algıladığını düşündüğümüz, ilişki hissidir. Birleşme olarak adlandırılan bu yansıtıcı halin aynasında farkındalık, her şeyin ve onları temsil eden bilincin aynı şeyden oluştuğunu fark eder.¨